EĞITİM Haber Girişi : 12 Ağustos 2016 19:09

Bülent Uraz: 'Hayallere veda ettiren sistemle olmaz'

Bülent Uraz: 'Hayallere veda ettiren sistemle olmaz'
İzmir'in araştıran ve sorgulayan kalemi olma yoılunda ilerleyen Bülent Uraz bu kez objektifini eğitim sistemine çevirdi. Liseli bir gencin kaleminden ne yapıyoruz? Neyi yapamıyoruz? Ne yapmamız gerekir?

Hayal yok etme sınavı

Bütün öğrencilerin bir hayali vardır aynı benim bir lise öğrencisi olarak hayalim olduğu gibi. Kimi avukat, kimi doktor, kimide mühendis olmak istiyor. Anne ve babalarının umut ile beslediği o çocuklar öyle bir gün geliyor ki hayallerinin gerçekleşmesi için benim "hayal yok etme sınavı" olarak adlandırdığım üniversiteye giriş sınavına girmek zorunda kalıyorlar. Kimi istediği bölüme girmek için yeteri puan alıyor, kimide hayallerine veda etmek zorunda kalıyor. Bu sistem ne kadar doğru? Gençlerin hayallerini yok etmek ne kadar doğru olabilir ki? Biraz düşünelim; Bütün ailelerin çocuklarına yeterli kitapları almak ve eğitimi verdirebilmek için imkanı var mı?Bütün öğrencilerin düşünme yapısı ve hayata bakış açısı aynı mı? Spor dalında profesyonel olmak isteyen bir kişiye bir mühendis kadar matematik veya kimya öğretmek ne kadar doğru olabilir?

Ben dünyada yürürlükte olan eğitim sistemini bir robot projesi olarak görüyorum. Düşünmeye ve mantığa dayalı olmayan ama ezbere bir sistem olduğunu. 1+1=2 işlemini ezbere öğrettiğiniz bir öğrenci hatta bir mühendis bile (3+2x6)/2 işlemini yapmakta zorluk çeker. Bugün dünyada hangi öğrenciye sorarsanız sorun "Hangi fakülteye gitmek istiyorsun?" sorusuna tam yanıt veremez çünkü seçimi kendisi yapmıyor, onun hayatı bir sistemin elinde. Etrafınıza bakın ve bir düşünün kimler hayalindeki mesleği yapıyor ve kimler mesleğinde mutlu?

Ülkemizde çoğu ailenin düşündüğü "üniversite okumayan hiç bir şey yapamaz" düşüncesi öğrencilerin kafasında bir korku dünyası oluşturuyor ve onları güçsüz kılıyor. Bütün gençliklerini üniversiteye giriş için harcayan öğrenciler ise dünyada olanlardan çoğu zaman habersiz ve hayat hakkında öğrendikleri bilgiler üniversite dönemi boyunca yetersiz kalıyor. Ancak üniversite okumadanda bazı kişilerin tabiri ile "adam" benim tabirim ile "kariyer sahibi" olunabiliyor. Microsoft kurucusu Bill Gates, Facebook kurucusu Mark Zuckerberg, Dell kurucusu Michael Dell, film yapımcısı Steven Spielberg, Apple kurucusu Steve Jobs ve daha birçok. Bu kişiler tesadüf değil sadece en iyileri. Daha kimbilir kaç başarılı insan üniversite okumadı. Şu anda elinizde bulunan Apple telefon üniversite okumayan ve bazı kişilerin "üniversite okumassan adam olamazsın" diyerek eleştirdiği bir kişi tarafından tasarlandı. Evinizde kullandığınız Dell bilgisayar ve fotoğraflarını paylaştığın Facebook.

Üniversite'de ingiliz edebiyatı okuyan bir kişinin İngiltere'de B1 sınıfında ingilizce öğrenmesi, sistemin yanlış olduğunun bir göstergesidir. Bırakın öğrenci hangi mesleği yapmak istiyorsa, hangi üniversiteye gitmek istiyorsa gitsin. İnsan gönülden istediğini en başarılı şekilde yapar çünkü zorunluluk his etmez. Finlandiya'da bir matematik öğretmeni bir haberde öğrenciler hakkında "onlara nasıl mutlu olabileceklerini yani hayatı öğretmek istiyoruz" dedi. Eğitimin amacı zaten bu olmamalı mı? Hayatın güzelliklerini, insan sevgisini ve doğa aşkını öğretmek olmamalı mı?

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • ipek midyat 01 Ocak 1970 02:00

    kesinlikle katiliyorum. ama egitim sistemi duzelmedigi surece bunlar bizim icin hep hayal olarak kalacak malesef