CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok İEF açılışına metroyla gitti. Ve böylece bir Vekil'in halkın arasına karışmasının mutluluğu bütün bir kenti sarıverdi
BÜNYAMİN DOBRUCALI /
Siyaset bir kez daha 'samimiyetini' sorgulatıyor. Sadece CHP'nin değil, sadece AK Parti'nin değil, siyaset kurumunun tamamının dünden bugüne en büyük sorunu var karşımızda. Türkiye'nin seçilmişleri sık sık samimiyetlerini sorgulatma konusunda ellerinden geleni de ardlarına koymuyorlar. CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok kontenjandan atandığı ilk günden bu yana gerek CHP tabanıyla gerekse İzmirli seçmenle kucaklaşmakta zorluk çeken bir siyasetçi. Bu zorluğu aşma adına aldığı 'medya' desteği son metro haberinde olduğu gibi 'eğreti' duruyor.
TOPLUMSAL MESAJ OLSUN DA!
Bir milletvekilinin metroya binmesi haber oluyorsa bu ülkede, bir şeylerin ters gittiğini peşinen kabul etmişiniz demektir. Bu türden bir toplu ulaşım mesajı, hayvanları koruyalım, çevreyi koruyalım' tarzında toplumsal mesaj değildir. Vekil Altıok'un götermelik olarak bindiği o metro her gün milyonlarca insan tarafından zaten kullanılıyor. Hatta öyle kullanılıyor ki, günün belli saatlerinde insanlar nefes almakta zorluk çekercesine seyahat etmek zorunda kalıyor. Sanki İzmir'de inanlar zevk olsun diye özel araçlarıyla kentin içinde seyahat ediyormuş gibi, sanki toplu ulaşımda araçlar boş gelip boş gidiyormuş gibi, 'haydi metroya binin' türünden mesajlar ne yazık ki havada kalıyor. Zeynep Altıok gibi kartvizitinde 'Milletvekili' ibaresi bulunanlar ilkokul üçüncü sınıf kitaplarında verilen toplumsal mesaj tadında işlerle uğraşmaz, en azından uğraşmamalı. Varsa gerçekten kent içi trafikle ilgili derdi o derdin çözümüyle ilgili çare üretir. Yoksa 'dostlar alışverişte görsün' tadında PR haberciliği yaptırmak 'laf olsun, torba dolsun' türünden siyasete örnek olarak gösterilebilir. Zeynep Altıok'u bekleyen tehlike İzmirli seçmenin toplu ulaşımda metroyu kullanması değil, Altıok ve benzeri siyasetçilerin samimiyetini sorgulamak olacaktır.