POLİTİKAHaber Girişi : 11 Haziran 2020 15:32

"ADALET, DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ VE LİYAKAT İSTİYORLAR"

Gezici Araştırma Merkezi tarafından, Türkiye genelinde sosyal, ekonomik, politik ve kültürel konular ile ilgili seçmenin algısını belirlemek üzere 12 ilde 18 ilçede 'Z kuşağı anketi' yapıldı. Araştırma 20 yaş ve altını temsil eden bin 62 kişilik Z grubuyla yüz yüze gerçekleşti.

Sözcü'den Deniz Zeyrek'in haberine göre, Gezici Araştırma Merkezi Başkanı ve Uluslararası Güvenlik ve Stratejik Çalışmalar Uzmanı Murat Gezici'nin "Z kuşağına Ait Araştırma Raporu"nda öne çıkanlar şu şekilde: 

2018'DE İLK KEZ OY KULLANANLARIN YÜZDE 76.7'Sİ CUMHUR İTTİFAKINA OY VERMEDİ

"Şu an 20 yaş ve altında bulunan milenyum sonrası bireyler Z kuşağı olarak tanımlanıyor. 2023 seçimlerinde her 5 kişiden biri Z kuşağı olacak. Bu yeni seçmenin önünde set oluşturanlar seçimin kazananı olamayacak. Seçimin kaderi Z kuşağının elinde.

Ana muhalefetin oyuna yakın bir oyu olan, 5-6 siyasi partinin oyuna denk gelen bu nüfus, siyasilerin yeni odak grupları olacak. 2018 seçimlerinde ilk defa oy kullananların yüzde 76.6'sı Cumhur İttifakı'na oy vermedi. Gerek iktidar ve gerekse muhalefetin Z kuşağına uygun politikalar belirlemesi şart.

Özellikle 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimde Z kuşağı kesinlikle belirleyici olacaktır. Hatta Y kuşağının son dönemindeki gençleri de hemen hemen Z kuşağının hassasiyetlerini paylaşıyor. Muhalefetin adayı bu iki kuşağa yakın tercihler belirlemeli.

Siyasetçilerin karşısında yapacakları ile güvenlerini kolay kazanabilecek potansiyelde bir kuşak var. Dünyadaki teknolojik gelişmeleri takip eden, dijital dil kullanabilen, Türkiye'yi tüm dünyaya açabilecek yetkinliğe sahip, gençlere istihdam güvenini verebilen bir aday olmalıdır."

"YÜZDE 15'İ NAMAZ KILIYOR, YÜZDE 28.5'İ İNANÇSIZ, TAMAMI EŞİTLİK İSTİYOR"

Z Kuşağı'nın insan hakları, hayvan hakları, cinsiyet ayrımcılığı gibi konularda duyarlılığı ön planda olduğunu belirten Murat Gezici, "Haklar konusunda eşitlik temelli bir anlayışa sahip. Z kuşağının yüzde 45 gibi oldukça önemli bir oranı herkesin eşit ve benzer haklara sahip olduğu görüşünü savunuyor.

Bu çerçevede bu kuşak için ırk, cinsiyet, din, dil, mezhep gibi unsurlar düşük bir öneme sahip. Örneğin ‘Farklı bir din veya mezhebe ait biriyle evlenebilirim' diyenlerin oranı bundan önceki nesilde yüzde 32.8 iken, Z kuşağı içinde yer alanlarda bu oran yüzde 82.2.

Bu değerler, Z kuşağı için din ya da mezhep farkının önceki kuşaklara göre büyük ölçüde önemsiz kaldığını gösteriyor. Bu kuşağın yüzde 15.7'si namaz kılma, oruç tutma gibi dini inançlarının gerekliliklerini yerine getiriyor. Yüzde 55.8'si ise bu gereklilikleri yerine getirmiyor, yüzde 28.5'i de inançsız."

"ADALET, DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ VE LİYAKAT İSTİYORLAR"

Z kuşağı dışındakilerin ise yüzde 62'si oruç tuttuğunu ifade eden Gezici, yüzde 32'sinin ise düzenli ibadet ettiğini belirterek, "Z kuşağının yüzde 76.4'ü adalet, demokrasi, ifade ve düşünce özgürlüğü, liyakat, israf, sanat gibi kavramları önemli buluyor. AB'yi destekleyenlerin oranı Z kuşağında yüzde 78.6 iken diğer X ve Y kuşaklarında bu oran yüzde 35.6.

KİM HANGİ KUŞAKTA?

Literatürde 1980'den önce doğmuş nesil X, 1980-2000 arası doğmuş nesli ise Y kuşağı olarak adlandırılıyor.

2000'den sonra doğmuş, yani şu an 20 yaş ve altında bulunan Milenyum sonrası bireyler Z kuşağı olarak tanımlanıyor. Z kuşağının özelliği teknoloji ile olan ilişkisinin daha önceki jenerasyonlarlardan daha yoğun olmasıdır.