‘Bir onurdur 64 yıldır dimdik ayakta kalmak!’

Kök saldıkça güçlenen, güçlendikçe meyveleriyle daha da büyüyen Ege Telgraf, 64’üncü yaşını Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen unutulmaz bir geceyle kutladı…

İzmir basınının 64 yıldır dimdik ayakta duran çınarı Ege Telgraf, yeni yaşını coşkulu bir geceyle karşıladı.

 

 

Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleşen geceye İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Alaşehir Belediye Ahmet Öküzcüoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, Buca eski Belediye Başkanı Cemil Şeboy, AK Parti Konak İlçe Başkanı Mehmet Sait Başdaş, CHP İzmir eski Milletvekili Atilla Sertel, AK Parti İzmir eski Milletvekili Rifat Sait, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Basın İlan Kurumu İzmir İl Müdürü Gökhan Eren, İzmir Kent Konseyi Başkanı Av. Nilay Kökkılınç, Ekonomi Muhabirleri Derneği Başkanı Murat Demircan, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Bilgehan Gültekin, sivil tolum kuruluşlarının temsilcileri ve oda başkanları da katıldı. Gecenin sunuculuğunu Erhan Ayhan Önel ve Doğa Yavuz üstlendi.

 

 

Gecenin başında Ege Telgraf Gazetesi İmtiyaz Sahibi Nurten Doğan, Ege Telgraf Genel Yayın Yönetmeni Aylin Suphandağlı ve Ege Telgraf Web Portalı Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve Ege Telgraf TV Genel Yayın Yönetmeni Aycan Suphandağlı sahneye çıkarak konukları selamladı.

 

 

‘YEREL BASIN PUSULADIR’

 

 

Ege Telgraf Gazetesi’nin 64’üncü kuruluş yıldönümü için düzenlenen etkinlikte konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Çok heyecan verici, çok güzel bir akşam. 64 yıl insanlık tarihinde çok uzun bir zaman dilimi gibi görünmeyebilir ama Türkiye’de medya sektöründe üstelik yerel basın olarak 64 yıl kesintisiz bu işe devam edebilmek olağanüstü bir gurur, olağanüstü bir başarı. O nedenle bütün kalbimle kutluyorum. Yerel medya yaşamak zorunda. Çünkü hayat yerelde akar ve yerelin pusulaya ihtiyacı vardır. Yerel basın o pusuladır. Objektif gazetecilik yapan yerel basın hepimizin özgürlüklerinin güvencesidir. Düşünce özgürlüğümüzün, demokrasimizin güvencesidir, o nedenle de kıymeti ölçülemez” dedi.

 

Medyanın içinde bulunduğu acımasız koşullara dikkat çeken değinen Başkan Soyer, “O acımasız koşulların ne olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Önemli olan bütün bu koşullara rağmen var olmayı sürdürebilmek, özgürce ve bütün doğruluğuyla ayakta kalmayı başarabilmek. Ben bunu 64 yıldır başaran Ege Telgraf ailesine bütün kalbimle teşekkür ediyorum. Ve kadın yönetici kadrosunun da İzmir’e çok yakıştığını söylemek istiyorum. Belki de başarının sırrı biraz da burada. Yerel basının önemi konusunda İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak Türkiye’de çok önemli bir adım attık. Yerel basın ile yerel yönetim arasında tahakküm kurmayan ama sürdürülebilir organik bir bağ kurmaya gayret ettik. O bağ çok şükür yürüyor. Kuşkunuz olmasın, o bağı perçinleyerek yürütmeye devam edeceğiz. Nice yıllara…” ifadelerini kullandı.

 

 

‘ARTIK 64 YAŞINDAYIZ’

 

 

Gecede konuklara seslenen Ege Telgraf Genel Yayın Yönetmeni Aylin Suphandağlı, “Bir dönemin akşam gazetesi olarak bilinen, birçok olayı İzmirliler’e ilk bildiren, hala Kemeraltı sokaklarında, Alsancak’ın caddelerinde ve dahi belki de adını bile bilmediğimiz o mahallelerde ‘Yazıyor, yazıyor’ denildiğinde akla ilk gelen gazetelerden biri olmanın onuru ve gururu içindeyiz… Biz asla nostalji değiliz; ‘nostaljileri severiz’ ama ne fikirlere sığarız ne de kalıplara gireriz… 8 sayfa siyah / beyaz formatla çıkarken de; 16 sayfa ile renklere bürünürken de… Şimdi ise 12 sayfa dolu dolu gazetemizle, günden güne büyüyen güçlenen sitemizle, günün hemen her saati capcanlı televizyonumuzla ve bünyesine daha nicelerini katabilecek vizyonumuzla Ege Telgraf olarak artık 64 yaşındayız” diye konuştu.

 

 

“64 yaşındayız diyoruz ama sanmayın ki yaşlandık; hala kendimize baktığımızda çok toyuz…” sözleriyle devam eden Suphandağlı, “Her gün kozasından çıkan bir kelebek gibi sabah doğup akşam gökyüzüyle buluşuruz… Ve yine ertesi sabah kozamızdan çıkarak günü selamlarız kocaman bir ‘Günaydın’ ile… Hala bir güvercinin görev aşkı var içimizde… Her sabah göreve başlarken yeni günün neler getireceğini düşünerek heyecanlanıyoruz… Yüreğimiz nasır tutmadı; her haberde biz de kah ağlıyor kah gülüyoruz. En büyük kavgamız her zaman kendimizle, yeniyi, güzel öğretiyi, hatayı güzelleştirmeyi ve ders almayı kendimize şiar edinerek bağları, bahçeleri seçmek yerine hep taşlı yollardan yürüyoruz” dedi.

 

 

‘BİR ONURDUR GAZETECİ OLMAK’

 

 

İnsan hayatında ve gazete künyesinde 64 yılın çok özel bir konum olduğunun altını çizen Suphandağlı, “Ancak bizler sanki daha dün kurulmuş gibi heyecanımızla ilkelerimizi birleştirdiğimiz sürece Ege Telgraf dimdik ayakta kalacaktır… Bizden sonra gelecek nesillere 1960’lı, 1970’li, 1980’li yıllarda İzmir’e birçok gazeteci yetiştirmiş, çatısı altında birçok basın emekçisine kucak açmış ilkeli bir Ege Telgraf bırakmak en büyük görevimiz… Günümüzün acımasız koşullarında, yerel medyanın çektiği zorlukları, ayakta kalabilmek için verdiği çaba ve gayreti düşünürsek ileride çok daha zorlanacağımızı üzülerek söylemeliyim ki, biliyoruz… Fakat başarı hiçbir zaman kolay elde edilmez, zaten kolay da bizim işimize gelmez… Bugüne kadar gösterdiğimiz kararlılıkla ve azimle, ilkeli, tarafsız yayıncılığımızla ve çok değerli siz güzel dostlarımızla el birliği ile tüm zorlukları aşacağımıza inancımız sonsuz… Ve son olarak söylemeliyim ki; bir onurdur gazeteci olmak, bir onurdur gazetecilere kucak açmak, çatı olmak, ev olmak… Bir onurdur, 64 yıl dimdik ayakta durmak… Konuşmamı sonlandırırken hemen her gün Ege Telgraf’ta dile getirdiğimiz bir söyle bitirmek istiyorum: Azalmadan, daha da çoğalarak! Hep birlikte nice yıllarımıza…” mesajı verdi.

 

 

‘EGE TELGRAF BİR YUVA’

 

 

“Birçok meslek zordur ama gazetecilik son yıllarda en zor mesleklerin başında geliyor” sözleriyle açıklamalarına başlayan İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi de “Zorluklarla mücadele ediyoruz. Bu kadar zor bir mesleği ancak birbirimize kenetlenerek yapabiliriz. Bu kadar zor bir mesleği birbirimizin eksikliklerini görerek değil; birbirimize güç vererek yapabiliriz. Bu kadar zor bir mesleği donanımı artmış, kendini bilen, güçlü gazetecilerle yapabiliriz. Vitrinlere oynamayan, bu işin büyük bir özveri gerektirdiğini bilen meslektaşlarımızla yapabiliriz. Bir diğer gurur kaynağım da budur. Çünkü İzmir gün geçtikçe Hasan Tahsin’e çok daha yakışır bir basın gücüne kavuşuyor. Güce kavuşuyor ama bazı zorlukları da artıyor. Bugün gerçekten maliyetlerini hiçbir şeye yansıtamayan sektörlerin başında gazetecilik mesleği geliyor. Oysa dört iletişim fakültemiz ve pırıl pırıl gençlerimiz var. Bu arkadaşlarımızın, meslektaşlarımızın hak ettikleri mesleği hak ettikleri koşullarda yapabilmeleri için Ege Telgraf gibi güçlü kuruluşların artması gerekiyor. Çok şükür ki yarım asırdır dimdik ayakta. Hasan Tahsin’e layık bir İzmir basını için Ege Telgraf gibi birçok meslektaşıma yuva olan gazetelerin sayısının artmasını temenni ediyorum. Nice yıllar Ege Telgraf!” diye konuştu.

 

Konuşmaların ardından Ege Telgraf Gazetesi, internet sitesi ve televizyon ekibinin tanıtımları gerçekleşti. Rönesans Ajans Başkanı Akif Örük, Catering Berkay Yağız, İzmir Port Organizasyon, Foto Murat ve Estrella Estetik’in katkılarıyla düzenlenen gecede Kare Sanat Müzik Organizasyon’un solisti Can Serdaroğlu’nun eşsiz sahnesi konuklara eğlenceli anlar yaşattı…

 

 


10.08.2023 10:30:00