CHP Buca'da hareketli günler kapıda

BÜNYAMİN DOBRUCALI/

Delege seçimleri öncesi Buca'da başkan adaylığı konusunda ilk işaret fişeği Meclis Üyesi Serkan Kalmaz'dan geldi. Mevcut Başkan Çağdaş Kaya'nın yeni dönem için adaylığını resmen duyurmasa da adaylık çalışmalarına başladığı biliniyor. Mahalle bazında hesap kitapların yapıldığı dönemde CHP Genel Merkezi'nin Adalet Kurultayını gerekçe göstererek kongre takvimini 5 Eylül sonrasına bırakması delege seçimlerine yönelik tansiyonun düşmesine neden olmuştu.

BUCA'YI HAREKETLENDİREN AÇIKLAMA

CHP'yi Buca'da hareketlendiren açıklama Serkan Kalmaz'dan geldi. Sosyal medya üzerinden 'Benim şu kadar üyem var diyenlere ithafen söylüyorum

bu insanlar size üye olmadılar !!!

CUMHURİYET HALK PARTİSİNE üye oldular hatırlatmak isterim..'' mesajını paylaşan Serkan Kalmaz'la bu mesajı yayınlamasının ardından görüştüm. Kalmaz, bir gazeteci için şans. Çünkü karnından konuşmayı sevmeyen, net bir siyasetçi. Söyledikleri Buca siyaseti açısından önemli. Hem üyelere, hem Çağdaş Kaya'ya hem de Levent Piriştina'ya yönelik mesajlar verdi Serkan Kalmaz.

İşte Serkan Kalmaz'ın açıklamaları..

ÇAĞDAŞ'I BEN ÜYE YAPTIM

Bakıyorum gittiğim yerlere 'benim 50 üyem var, 60 üyem var. Aydınlığın partisi, Mustafa Kemal'in partisinde böyle insanları kelle olarak görmek hiç hoş bir şey değil. Hoşuma gitmedi. Dedim ki, 'ya bu insanlar size mi üye oluyor? Bu adamlar partiye üye oluyorlar. CHP'ye üye oluyorlar. Ben Gençlik Kolları Başkanlığı yaptım. İl Başkan Yardımcılığı yaptım. Çağdaş Kaya Gençlik Kolları Başkanlığımda benim yardımcımdı. Bu partiye kazandırdığım, üye yaptığım bir insan. Çağdaş Kaya'nın üyelik formunun referans kısmında Serkan Kalmaz yazar. Benim çocukluk arkadaşım.

BAŞKAN ADAYLIĞINA YEŞİL IŞIK

Onu kırmak istemem ama mahallelerde güçlü olduğuma inanırsam ve alacağım sonuç Levent Piriştina'yı da güçlü bir halde çıkarırsa (Başkan adaylığı) neden olmasın. Genel Başkanımızın politikasını, ideolojisini burada yürütebileceğime, üyeye aktarabileceğime inanıyorum. Başarılı olacağıma da inanıyorum. Meclis üyesi temayül yoklamasında birinci olmuştum. Sadece Buca'da değil İzmir'de de en yüksek oyu ben almıştım. Ve o tarihte 27 yaşındaydım. Şimdi 31 yaşındayım. Hala gencim. Sonuç ne olursa olsun kazanan partimiz olsun diyorum. Bu ben olurum başkası olur hiç önemli değil.

KİMSEYİ ÜZMEDEN, KIRMADAN..

Arkadaşlarımla birlikte dedik ki 'biz çıkalım, mahallelerde kendimizi anlatalım. Kimseyi üzmeden, kırmadan çıkalım anlatalım. İnsanlar bize inanırsa, güvenirse bu işi evet sen yap derlerse çıkalım. Kendimizi Belediye başkanımıza (Piriştina) da anlatalım. Kendimizi üyeye de, delegeye de anlatalım. Genel Merkez'e de, STK'lara da anlatalım. Ama güzel bir yönetim kadrosu olsun.

ÖRGÜT BELEDİYENİN ALTINDA EZİLİYOR

Şimdiki yapıyı görüyorsun. Bir ilçe düşün, 16 tane yöneticisinin 14'ü belediye de çalışıyor. Bir gençlik kolları düşün 16 yöneticisinin 15'i belediyede çalışıyor. Bir kadın kolları düşün 16 yöneticisinin 13'ü belediyede çalışıyor. Örgüt belediyenin altında eziliyor. Biz böyle olsun istemiyoruz. Örgüt belediyenin taşeronu olmasın. Ben görüyorum şimdi gençlik kolları başkanı arkadaşımız gidiyor başkan yardımcısı arkadaşımızın kapısını açıyor. Ezilmemeli. Başka bir görev verilmeli. Üst katlarda, koordine edebileceği ortamlar yaratılmalı. Şimdi adam belediyede görüyor gençli kolları başkanını belediyede kapı açıyor, olmaz! Böyle yapmamalıyız. Bu sefer bu partiye gelenleri inandıramayız. İnandırıcılığımızı yitiririz. İlk önce insanları inandırmak zorundayız. Biz tüm toplumu kucaklayan, geniş kitlelere hitap eden bir siyasi parti olduğumuzun izlenimini vermeliyiz.

BELEDİYE PARTİSİ OLMUŞ DURUMDA

Belediye partisi olmuş durumda. Ben belediyeye uzak mıyım? Hayır, 3,5 yıldır belediye meclis üyesiyim. Belediye Başkanını kamuoyunda rencide edecek, küçük düşürecek hiçbir harekette bulunmadım. Biz bir önceki dönem gibi (Ercan Tatı) onlar kavga edecek, şunlar böyle yapacak hiç öyle bir şeyimiz yok. Bak geçen kongrede Rıza abi (Zayıfoğlu) bizimleydi, kavga ediyorlardı bugün Çağdaş arkadaşımıza destek verdiğini açıklamış. Ne güzel işte. Demokrasinin güzelliği de bu. Hoşumuza da gidiyor. İnsanları siyasi tercihleri yüzünden yargılamamak lazım. Şu onla, bu bunla diye yapmamak lazım. Artık bu ilçede herkesi birleştirici bir etken lazım. Dediğim gibi bu ismi ne olursa olsun. Serkan olur, başka biri olur ama öyle bir adam, toplumu kucaklayacak bir adam lazım. 

PİRİŞTİNA İÇİN ŞARTSIZ, KOŞULSUZ..

Bunun altını özellikle çizmek istiyorum. Biz belediye başkanımızı  (Piriştina) 2019'da daha güçlü, şartsız, koşulsuz, menfaatsiz kadrolar getirmeye çalışıyoruz. Bu benim için önemli bir kıstas. Şartsız, koşulsuz, Levent Piriştina olduğu için, CHP olduğu için hiçbir şey beklemeksizin kadroları yaratmak için yola çıkıyoruz.