“Bilim insanlarımızın ‘Deprem öldürmez, çürük ve riskli binalar öldürür’ uyarılarının ciddiye alınmasını bekliyoruz. Kentsel dönüşüm, yasanın tarif ettiği şekilde değil, şehir merkezindeki binaların bina bazında yenilenmesi olarak algılanıyor. Oysa kentsel dönüşümün ‘sıvılaşan zemine’ göre planlanıp, projelendirilmesi, fayların bölge bölge incelenip buna göre yapılması ve buna bağlı olarak deprem strateji uygulama planının da hiç zaman kaybetmeden hayata geçirilmesi şarttır ve kaçınılmazdır.”
”DEPREM KREDİ FONU OLUŞTURULMALIDIR”
Gerçek anlamda kentsel dönüşümün uygulanabilmesi için hem yerel yönetimlerin, hem kooperatif ve müteahhitlerin, hem de vatandaşların para ihtiyaçlarını karşılayacak kaynak olarak da “DEPREM KREDİ FONU” oluşturulmalıdır.
Ancak bu fonun akibeti “deprem sigortası DASK gibi” olmamalıdır. “Bu sigortayı yatırmayanların sayısı” yatıranlardan çok fazladır ve deprem felaketinde “yatıranla, yatıramayan arasında fark” görülmemektedir.
Aslan konuya ilişkin olarak şu açıklamayı da yaptı; “Kentsel dönüşümde başarı 3 temel ilke olan, NİTELİK, YERİNDELİK ve BİRLİKTELİK’ten geçer. Kentsel dönüşüm uygulamasında yetki kargaşası var. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinin yetkili ve sorumlu olması, merkezi yönetimin yönlendirici ve destekleyici önlemler alması gerekir.”