Hem çalıştığı yerde, hem de yaşadığı Kemalpaşa’da birçok sokak hayvanına bakan Çamlıbel, çevredeki kasaplardan topladığı kemikleri evde haşlayarak sokak hayvanlarını beslediğini söylüyor. Çamlıbel, “Birçok insan benimle bu yüzden alay ediyor. Hiç işin yok mu gibi şeyler söylüyorlar. İnsanların ne söylediğine çok fazla takılmıyorum. Evet, zamanımı alıyor. Ekonomik olarak ta bir külfeti var. Ancak benim için önemli olan, karnını doyurduğum o dilsiz hayvanların bana baktıklarındaki mutluluk ifadeleri bütün bu yaptıklarıma değiyor.
Hayvanlara Eziyet Eden İnsan Olamaz
Özellikle Sokak hayvanlarına karşı bazı insanların yapmış olduğu zalimlikleri gördüğünde çok üzüldüğünü hatta bazen uyuyamadığını belirten Çamlıbel, “Yunus Emre’nin söylediği gibi, “Yaratılanı Sev, Yaratandan Ötürü”. Çok anlamlı ve yerinde bir söz. Allah korkusu olan, inancı olan herkes bu canlıları sevmeli. İnsanoğlu bazen çok zalim olabiliyor. Sosyal medyalarda görüyoruz, hayvanlara eziyet eden, onlara zulüm edenleri. Ben onlara insan diyemiyorum. Hiçbir hayvan bir tehdit sezmeden kimseye zarar vermez. Bu sebeple hayvanları sevelim. Bu dünyada olmasa bile öbür dünyada mutlaka bunun bir mükâfatı olacaktır.”
Bir Tas Su, Bir Tabak Yemek Koyalım
Özellikle bu sıcak yaz aylarında, benim tüm vatandaşlardan ricam, evlerinin önlerine bir tas su, biraz yemek koymaları. İnanın, o suyu içip, o yemeği yiyen hayvanların mutluluğu, ve size olan bakışları sizi çok mutlu edecek. Evet, hayvanlar belki konuşamıyor ama size olan minnetini bir şekilde gösteriyor. Ben tüm duyarlı vatandaşlarımıza, hayvansever dostlarımıza şimdiden teşekkür ediyorum” dedi.