Genel Sağlık İş Sendikası İzmir Şubesi Başkanı Derya PEKEL, olarak TİS sürecinde de sonrasında da sağlık ve sosyal hizmet çalışanları sınıfına olası yapılacak %100 zammın bile yetersiz olduğunu, gerçek yoksulluk sınırının alt sınır sayılarak kademeli olarak temel ücrette artış yapılması gerektiğini bir kez daha basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu.
Pekel, toplu iş sözleşmesi masasından 'yandaş ve yanaşma sendikalar' olarak nitelendirdiği sendikaların % 5 zam oranıyla kalktığını belirterek,
"Sendika olarak (Enflasyon zammı zam değildir) dediğimiz TÜİK’in gerçeklikle bağı kopmuş enflasyon rakamları 22,48 enflasyon zammı eklenerek % 27.48 zam yapıldığı iddia edildi. Cumhurbaşkanı (2,5 daha ek zam veriyorum) dedi, mecliste onaylanması Ocak ayının ortalarını buldu. Sonuçta ayın 15’ inde maaş ve sabit ödeme yattı. Takvimler Şubat Ayı’ nın 1 i’ ni gösterirken; Aralık ayının nöbet ücretleri, 14 günlük maaş ve sabit farkı, ve % 2.5 zam oranı halen hesaplanmadı ve hesaplara birçok kurumda yatırılmadı. Kurumlar döner sermaye ödemesi yapamamaktadır. Kamuya % 30,5 gibi lanse edilen oysa ki aslında %5+2,5 olan zam, sağlık emekçilerinin mali boyutunu açlık sınırından kurtarmamış, yoksulluk sınırınınsa çok çok altında kaldığı gerçeğini değiştirmemiştir. Üstelik aynı zamanda hesaba geçirilmeyen parça parça ödenen kalemler sağlık emekçilerinin ödemelerini zorlaştırmıştır"
ifadelerine yer verdi.
Pekel, "Oysa ki faturalar, kredi kartı ekstreleri, kredi borçları hesap ekstre tarihini hiç sektirmemekte, ama ödemede bir gün bile gecikilse faiz işlemektedir. Bu haliyle birçok sağlık emekçisi çoktan eksi hesap dediğimiz banka avans hesaplarına açılmışlardır. 01.02.2022 itibariye açık hesaplara uygulanan zam oranı % 1.80 e çıkarılmıştır. Yine kamuya çok büyük rakamlarmış gibi lanse edilen zam oranı sebebiyle birçok ev sahibi (nasıl olsa çok zam aldınız) diyerek kira bedellerini artırma yoluna gitmiştir. Elektrik, su ve doğal gaza gelen zamlar bu ay faturaları iki katına çıkarmış haliyle verilen zam faturalara dahi yetmemiştir. Sağlık emekçilerinin Maaş+ Döner Sermaye sabit ödemesi+ Döner Sermaye ek ödemesi adı altında çoğunluğu emekliliğe yansımayan parça parça gelirleri elektrik, doğalgaz ve ev kirasına yetmemektedir. Sürdürülebilir olmadığı gibi borçlanarak yaşamanın geleceğe dönük yıkıcı etkisi her birimizi kaygılandırmaktadır" dedi..
ENERJİ ŞİRKETLERİNİ DEVLETLEŞTİRME ÇAĞRISI
Pekel, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Elektrik ,ısınma ve elbette sağlıklı koşullarda barınma temel insan hakkıdır. Özelleştirmenin yıkıcı sonuçları, dağıtım şirketlerinin karları emekçilerin sırtında anlamsız bir yüktür. Başka bir hayat ve ekonominin mümkün olduğunu biliyoruz. Elektrik ve doğalgaz dağıtım şirketleri derhal devletleştirilmeli patronların saltanatı için halkımız insanlık dışı yaşam koşullarına ve ekonomik yıkıma mahkum edilmemelidir. Ülkemizde her geçen gün , her sektörden, neredeyse her ilde işçiler grevlerle eylemlerle bir araya geliyor. Krizin faturasını emekçilere , halka ödetmenize müsaade etmeyeceğiz. İçinde bulunduğumuz ekonomik ve siyasi krizin mimari 20 senedir iktidarda olan, özelleştirmeci ve piyasacı İktidardır. GENEL SAĞLIK İŞ SENDİKASI olarak sağlık emekçilerinin insanca yaşama koşulları oluşana kadar ekonomik ve sosyal haklarımız için mücadele edeceğiz. Bir çok emek ve meslek örgütü ile beraber 8 Şubat'ta tüm Türkiye de olduğu gibi İzmir'de de acil servisler ve yoğunbakım üniteleri dışında hizmet üretmeyecek ve görmeyen gözlere duymayan kulaklara, iktidar ve bürokratlarına sesimizi en gür şekilde duyuracağız. Tüm halkımızı pahalılığa, katlanan faturalara karşı, asgari değil insanca yaşam koşulları için eylemlerimize desteklerini bekliyoruz."
04.02.2022 23:27:25