İzmir'de, Babasız Bırakılan Çocuklar Çocuksuz Babalar Derneği üyeleri, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Gününde lokma döktürerek eylem yaptı. Çocuksuz bırakılan babalar ve babasız bırakılan çocukların haklarının sürekli ihlal edildiğini belirten Dernek Başkanı İbrahim Aksoy, "Lokma, kültürümüzde ölen birinin ardından hayır için yapılan bir gelenektir. Biz de aile mahkemelerinde katledilen her birimizin babalık haklarının yanı sıra kimi evlat hasretiyle vatan görevini yaparken şehit olan, kimi çocuğunu görmek isterken öldürülen babaları anmak için lokma döktürdük" dedi.
Konak Meydanında bir araya gelen Babasız Bırakılan Çocuklar Çocuksuz Babalar Derneği üyeleri, hem ihlal edilen hakları için lokma döktürdü hem çocuklara oyuncak büyüklere de kitap dağıtarak sorunlarına dikkat çekmek istedi. Velayet sorunu, çocuk haczi ve haksız uygulamalarla ilgili mücadele verdiklerini belirten Başkan İbrahim Aksoy, "Ülkemiz, İnsan Hakları ve Çocuk Hakları evrensel sözleşmelerini imzalayalı onlarca yıl geçmiş olmasına rağmen, günümüzde bu hakların ihlalleri ne yazık ki devam ediyor. Bugüne kadar sesimizi duyurabilmek, babaları çocuksuz, çocukları da babasız bırakmamak için çeşitli yöntemler olduğunu dile getirmek için birçok kez eylem yaptık. Babalar olarak kendi yaşadığımız hak ihlallerini ve çocuklarımızın sessiz çığlığını duyurmak için buradayız. 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Gününde, yok sayılan haklarımızın ruhuna lokma döktürüyoruz" diye konuştu.
Boşanma aşamasında ve sonrasında, özellikle anne ya da babasından uzaklaştırılan, tek ebeveynle yaşamaya, yetişmeye mahkum edilen çocukların mahkumiyetine isyan ettiklerini dile getiren Aksoy, "Bizlerden sınırlı ve kısıtlı süre içerisinde çocuklarımıza ebeveynlik yapmamız bekleniyor. Ayda iki kez görebildiğimiz evlatlarımıza karşı görev ve sorumluluklarımızı yerine getirmenin mümkün olup olmadığını kamuoyu vicdanına sormak istiyoruz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, Anayasa Mahkemesinin kararlarıyla ve Derneğimizin İzmir Valiliği İnsan Hakları Kuruluna, Kamu Denetçiliği Kurumuna ve Türkiye Barolar Birliğine yaptığı başvurularda, haklı olduğumuz resmi olarak da tespit edilmiş durumda. Tüm bu yaşananlar, babaların maruz kaldıkları, çocukların yaşamak zorunda kaldıkları insan hakkı ihlali değil de nedir? Çocuklarımızın ve bizlerin hakları ihlal edilmektedir. Özellikle, Adalet Bakanlığı ve diğer kamu kurumlarına yaptığımız müracaatlar görmezden gelinmekte, yok sayılmakta ve bu hak ihlallerine ortak olunmaktadır. İnsan ve çocuk hakkı ihlali, imzaladığımız uluslararası sözleşmelere göre de vicdanlara göre de bir suçtur. Resmi kurumlar, yaşananları görmezden gelerek bu suça iştirak etmektedir" diyerek yaşadıkları hak ihlallerini anlattı.
Çözümün velayeti anne ya da babadan birine vermek olmadığını ifade eden Başkan Aksoy, "Çözüm çocuğu, annesiz ya da babasız bırakmak değildir. Çözüm, ortak velayetten geçiyor. Biz de aklın yolu birdir diyoruz ve ortak velayet istiyoruz. Haklarımızın ihlal edilmediği bir dünyada çocuklarımızla mutlu yaşamak istiyoruz. Aile mahkemelerinde katledilen her birimizin babalık hakları için, çocuklarımızın babasız bırakıldığında ihlal edilen hakları için, boşanmayla birilikte evladına hasret bırakılan ve Güneydoğuda vatan görevinde şehit düşen Jandarma Uzman Çavuş Talha Emre Zileligil için, kızını annesine teslim etmeye gittiğinde öldürülen Murat Taşocak için ve canından daha çok sevdiği kızının eşiyle boşandıktan sonra kendisine düşman edilmesine dayanamayıp ebedi hayata uğurladığımız Murat Yardımcıoğlu için 10 Aralık İnsan Hakları Gününde lokma döktürüyoruz" dedi.
Dernek üyeleri, açıklamalarının ardından lokma dağıtıp çocuklara oyuncak büyüklere de kitap armağan etti.