CEZA DEĞİL ÖDÜLÜ HAK EDİYORLAR
Kanada şirketi Alamos Gold’un, Kazdağları’nı yağmalamasına engel olmak amacıyla 10 aya yakın süredir Kirazlı/Balaban mevkiinde direnişte bulunan doğa savunucusu dostlarımıza dün, 60.000 TL dolayında ceza verildiği haberi geldi. Onlar, ceza değil ödülü hak ediyorlar!!!
Nisan ayında direnişçilere, Covid-19 salgını bahane edilerek çadırlarını söküp Kazdağları’ndan ayrılmaları tebliğ edilmiştir. Kirazlı’daki çadırlarda direnenler, bölge jandarma komutanlığına da bildirdikleri gibi, salgına karşı önerilen tüm önlemleri alarak izole koşullarda yaşamaktadırlar. Şirket elemanlarının topluma yasaklanan alanlarda çalışmalarına göz yumulurken, direnişi sonlandırmanın asıl amacının, salgına karşı önlem almak değil, Alamos Gold ve diğer altın madencilerinin önündeki engelleri kaldırmak olduğunu anlamak için kahin olmaya gerek yok. Oysa, her türlü korunma önlemlerini aldıkları, ziyaretçi kabul etmedikleri jandarma tarafından da saptanmış olan arkadaşlarımıza, bu kez de para cezası vererek onları yıldırmaya çalışıyorlar. 21 nisanda yaptığımız basın açıklamamızda, Kazdağları direnişçilerinin yalnız olmadığını, EGEÇEP olarak onların yanında olduğumuzu belirtmiştik. Şimdi bir kez daha belirtiyoruz ki Kazdağları Direnişçileri yalnız değildir. Salgının bahane edilerek onlara ceza verilmesini şiddetle kınıyor, bu cezanın derhal geri alınmasını istiyoruz.
EGEÇEP olarak, Valiliğe başvurup, Kazdağları’nda doğamızı savunan bu yiğit arkadaşlarımıza destek amacıyla, temsilcilerimizin Çanakkale’ye gidebilmesi için, seyahat izni verilmesini isteyeceğiz. Umuyoruz ki Valilik, pandemi koşullarını fırsat bilerek doğa talanını hızlandıran başta Alamos Gold olmak üzere bu bölgede faaliyet gösteren altın madencilerine karşı mücadele edenlere destek amacıyla yapmak istediğimiz ziyareti anlayışla karşılayacaktır.
Bu vesile ile Çanakkale Valiliği’ni, Kirazlı/Balaban mevkiinde direnen arkadaşlarımız için haksız yere “Orman Bölge Müdürlüğü’nün izni olmadan ormanlık alanlara girilmesi, konaklanması, gecelenmesi, drone uçuşu, gösteri, toplantı, program yapılması” yasağını da kaldırmaya davet ediyoruz. Unutulmamalıdır ki tanımlanan yasak Balaban tepesinde direnen arkadaşlarımızı kapsamamaktadır. Çünkü onlar ormanlık alanda piknik yapmıyorlar, temiz hava almak için kamp da kurmuş değiller. Ayrıca “salgınların ekolojik yıkımlarla ilişkisinin birçok bilimsel yayınla gösterildiği” günümüz koşullarında, arkadaşlarımızın şirketin yöredeki gerçekleştirdiği ekolojik yıkımı önlemeye ve belgelemeye çalıştığı da unutulmamalıdır. Yapılanın 270 gündür ormanda direnenleri bu yasak kapsamına alıp salgın bahanesiyle tasfiye etmek dışında bir anlamı yoktur.
21 nisandaki basın açıklamamızdaki çağrılarımızı bir kez daha tekrarlıyoruz:
- Madencilere değil doğaya sahip çık,
- Madencileri değil, doğayı, yaşamı savunan gençlerimizi koru,
- Olası doğa tahribatını belgelemek dışında amacı olmayan drone uçuşları üzerindeki yasağı kaldır.
- Alamos Gold’un ruhsat süresi sonlandığı halde faaliyetleri devam etmektedir. Maden, derhal kapatılmalıdır.
- Halen, yüzbinlerce ağaç keserek doğa talanını devam ettiren Alamos Gold maden şirketinin bu talanı önlenmeli, verdiği zararlar tazmin ettirilmelidir.
- Kaz Dağları talanına karşı yürütülen nöbeti bitirme niyetiyle uygulanan tahliye kararından kesinlikle geri dönülmelidir
Pandemi koşullarında dahi, mücadeleden vazgeçmeyen “Kaz Dağları Yaşam Savunucuları”nın yanında yer alacağımızın, her türlü yasal ve meşru direnme hakkımızı kullanarak, Kaz Dağlarını ve “Kaz Dağları Yaşam Savunucularını” savunacağımızın başta iktidar olmak üzere tüm kamuoyuna duyururuz.