İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, "Bir ülkede dilin işgaline izin verirseniz o ülkenin geleceğinden söz etmek mümkün değildir" dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Karşıyaka Şubesi tarafından düzenlenen "26 Eylül Dil Bayramı Paneli" Karşıyaka Çarşı Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Panele, İGC Başkanı Dikmen'in yanı sıra Eğitimci Ümran Kebapçıoğlu, Yazarlar Hüseyin Yurttaş, Hidayet Karakuş, Spiker Fikret Alan katıldı.
Panelde konuşan İGC Başkanı Misket Dikmen, emperyalizmin işgale önce dili yozlaştırarak başladığını söyledi. Dilin yozlaşmasında içinde bulunduğumuzun durumun etkisinin büyük olduğunun altını çizen Dikmen, "Bir ülkede dilin işgaline izin verirseniz o ülkenin geleceğinden söz etmek mümkün değildir. Geçen ay ABD'de yayınlanan bir araştırma okudum. Neredeyse ömrünü diller üzerine araştırmaya adayan bir bilim adamı makalesinde 'dünyanın en güçlü ve zengin dili Türkçe'dir.' diye yazdı. Türkçe'deki kavramlar o kadar derin ki, felsefenin bambaşka boyutlarına ulaşabiliyorsunuz. Türkçemizin önemini çok daha iyi kavramalıyız" dedi.
"Yabancı tabelaya izin vermek Anayasal suçtur"
Yazar Hidayet Karakuş da, Türkçe'de yanlış kullanılan sözcüklerle ilgili bilgiler verdi. Yabancı dilden gelen sözcüklerin Türkçe'yi bozduğunu anlatan Karakuş, şöyle konuştu:
"Emperyalist baskı kültürde yoğun biçimde görülüyor. Yıllardan beri, devlet dile sahip çıkmadı. Genç yazarları okuduğumda çok üzülüyorum. Osmanlıcaya döndüler. Türkçesi varken eski sözçüklere döndüler. 1983'den sonra TDK'nin ortaya koyduğu sözcükler adeta yasaklandı. Resmen Türk Dil Kurumu'na da el koydular. Bir ulusun varlığı dile bağlıdır. Türkçe'nin sanat, bilim dili olmasını sağlamıştır. Türkçemiz bizim anayurdumuzdur. Önce bizim yurdumuzdur. Kim ki Türkçe olmayan bir tabelaya izin veriyorsa Anayasal suç işliyor demektir. Anayasanın 3. maddesi bellidir. Türkiye Cumhuriyetinin dili Türkçe'dir. Pek çok belediye başkanının yüzüne söyledim. Kimileri göstermelik kararlar alıyorlar. Uygulamıyorlar."
Yazar Hüseyin Yurttaş da, Kenan Evren cuntasının Türk Dil Kurumunu kapatarak vatana ihanet ettiğini, bir ulusun varlığı ancak diliyle mümkün olabileceğini kaydetti.
Ümran Kebapçıoğlu da, bir ulusun dilini kaybetmesi halinde yok olacağını vurgularken, Fikret Alan da, Türkçe'de yanlış kullanılan sözcükleri anlatarak bu konuda eğitimin önemine dikkat çekti.
Panelin ardından ADD Karşıyaka Şube Başkanı Tuna Arslan, panele katılan konuşmacılara teşekkür ederek Mustafa Kemal Atatürk'ün imzasının bulunduğu defter ve kalem armağan etti.