ÇEVRE & SAĞLIKDüzenleme Tarihi : 06 Temmuz 2023 11:30Haber Girişi : 06 Temmuz 2023 13:02

JES’lere karşı direnişi sürüyor

JES’lere karşı direnişi sürüyor

Seferihisar ilçesine bağlı Orhanlı köyü halkının yaşam alanlarına yapılmak istenen "Jeotermal Enerji Santrali ve Yardımcı Kaynak (GES+RES) Tesisleri Projesi’ne” karşı açtıkları davanın duruşması bugün İzmir 3. İdare Mahkemesi’nde görüldü.

 

 

İzmir Adliyesi önünde toplanan Orhanlı köylüleri, bölgelerinde yapılmak istenen bütün JES projeleri iptal edilinceye kadar mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladı.

 

 

Duruşmada avukatlar, Küçük Menderes Enerji AŞ tarafından hazırlanan JES projelerinin, İzmir’de yaşayan milyonlarca insanın yaşamını tehlike altına soktuğu vurguladı. Jeotermal enerji üretimi sırasında ortaya çıkan atık suların İzmir’in içme suyu kaynağı olan Tahtalı Barajı’nın havzasında yer aldığı belirtilirken, halk sağlığı açısından büyük bir risk oluşturduğu ifade edildi.

 

 

"JES İNSANLARI VE CANLILARI TEHDİT EDİYOR"

 

 

Duruşmada, bölgenin Türkiye genelindeki zeytinyağı ve organik gıda üretiminin can damarı olduğu ve aynı zamanda Türkiye doğası açısından son derece nadir ve hassas türlerin yaşam alanı olma özelliği taşıdığı da dile getirildi. Projenin hayata geçirilmesi halinde İzmir Yarımadası’na özgü erkence türü zeytinlerden oluşan zeytin ormanlarına büyük zarar göreceği ve JES projelerinin hem bu yörede geçimini sağlayan insanları hem de bu ormanlarda yaşamını sürdürmekte olan pek çok canlıyı tehdit ettiği de ifade edildi.

 

 

"ZEYTİN AĞAÇLARIMIZI RANTA KURBAN ETMEYECEĞİZ"

 

 

Doğa Derneği, Orhanlı Doğa Kültürü Derneği, Orhanlı Köyü Kültür Doğa Gençlik ve Spor Kulübü Derneği, Sınırlı Sorumlu Seferihisar Kavakdere Köyü Sulama Kooperatifi’yle birlikte 95 Orhanlı köylüsünün JES projesinin iptali talebiyle açtığı davada mahkeme çıkışında basın açıklaması yaptı.

 

 

Açıklamada konuşan Orhanlı Köyü Kültür Doğa Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Hasan Tahsin Akçil, “Üç senedir bu JES belasıyla mücadele ediyoruz. Bölgede yaşayan binlerce üretici artık üretemez hale gelmiş durumda. Ağaçları verimsizleşiyor, toprak ve hava zehirleniyor. Bu da yetmezmiş gibi JES şirketleri sıcak sularını yüzeye deşarj ederek hem doğadaki canlıların hem de insanların yaşamını tehlikeye atıyorlar. Biz bölgemizde buna müsaade etmeyeceğiz. Köyümüzde binlerce yıldır olduğu gibi genciyle, yaşlısıyla zeytinyağımızı üretmeye devam edeceğiz. Zeytin ağaçlarımızı ranta kurban etmeyeceğiz” dedi.

 

 

"PROJELER HUKUKA AYKIRI"

 

 

Davanın avukatlarından Cem Altıparmak ise, “Bölgede yapılmak istenen JES projeleri birçok açıdan hukuka aykırı. Mahkemeye bu durumu gösteren belgeleri sunduk. Bilirkişi heyetinin raporu da bu doğrultuda oldu. Aynı projeye İZSU’nun açtığı diğer dava kazanıldı. Bu nedenle, bugün İzmir 3. İdare Mahkemesi’nde görülen davamızı kazanacağımızı düşünüyorum. Orhanlı köyü sakinlerini bu mücadelede örnek bir kararlılık gösteriyor. Bölgedeki bütün hukuksuz projelerin iptal edilmesi için mücadelemizi sürdürüyoruz” diye konuştu.

 

 

"MÜCADELEMİZDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ"

 

 

Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç da şunları söyledi: "Tabiri caizse aynı yemeği ısıtıp ısıtıp önümüze koyuyorlar. Bu nedenle, kamu kuruluşlarımızın bu konuda gerekeni yapması ve bu projeleri tamamen durdurması gerekiyor. Biz, mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Hukuki mücadelemiz bu alandaki bütün yıkım projeleri sonlanana kadar devam edecek.”